Röportaj: Darrell Fairbanks

VEGA’da işe başlamanız nasıl oldu?

 

Hayır. Yaklaşık olarak yarısını seyahatle geçiriyorum ve bu süre içinde eğitim seminerleri veriyorum. Bazı özel durumlara yoğunlaşmam istisna teşkil ediyor; VEGA Müşteri Hizmetleri olarak biz daima, tecrübe sahibi olabilmeleri için işe yeni başlayan çalışma arkadaşlarımızı müşterilere göndermeye gayret ederiz. Çünkü bilinmesi gereken şeylerin hepsini eğitim seminerlerinde öğrenemezsiniz. Sözünü ettiğim birçok şeyin firmaya özgü olduğundandır ki, kalifikasyonu mükemmel olan bir adayın dahi alanımızda yeterince yetkinleşmesi için kimi zaman bir, hâttâ iki yıl deneyim kazanması gerekir. Bu özel bir durum değil, yaptığımız işin doğası gereği. 

Müşteri Hizmetlerinde tipik bir çalışma günü nasıl geçer?
Bir güne başlarken önce bir önceki akşamdan bu yana neler olup bittiğine, nelerin geldiğine bakarım, nelerin hemen yerine getirilmesi gerektiğini kontrol ederim. Sonra haftanın geri kalanına ilişkin iş planıma bakarım. O gün için telefonla destek sırasının kimde olduğunu kontrol ederim, yapılacaklar listeme bakarım ve sonra bunları sıraya koyarım. Müşteri Hizmetlerinde daima yapılacak çok iş vardır. Bizim bölümde arkanıza yaslanmak diye bir şey yoktur.

Biraz önce telefonla destekten söz etmiştiniz… Bir günde kaç telefon geliyor?
Bunu sayıya dökmek çok zor. Mesela hızla halledebileceğimiz basit soruları, örneğin unutulan bir şifreyi veya bir işleme ilişkin bir hatırlatma gibi küçük destekleri kayıt etmiyoruz. Bu tür sorular haricindeki kapsamlı sorunları göz önüne aldığımda günde takriben beş telefonla destekten söz edebilirim.

Eğitim seminerleri veriyorsunuz? Bu işin en çok hangi yönünü seviyorsunuz?
İnsanlarla çalışmayı seviyorum. Mizacım böyle. İnsanlarla konuşmayı, insanlarla tanışmayı çok severim. Öyle bir kenarda utangaç ve sessiz oturduğum hiç görülmemiştir.

VEGAPULS 64’ün son kullanıcılarına en çok neyi göstermeyi, anlatmayı seviyorsunuz?
Beni ikna etmiş olan ürünlerin seminerlerini vermeyi çok severim. O zaman kullanıcılara şunları söyleyebilirim: “Bu radar sensör şunu, şunu yapabilir, bu sensörden şunu, şunu bekleyebilirsiniz.” Ve harika olan şey, söylediklerimin gerçekten de aynen öyle olması. 

Radar teknolojisini anlatmayı da seviyorum. Bir ürünün nasıl çalıştığını anlatırken, etrafımdaki insanların beden dilini gözlemliyor, nasıl değiştiğini görüyorum. Hayretten kocaman açılmış gözleri, “Vay be! İnanılmaz!” diyen yüz ifadelerini görmek benim için çok tatmin edici bir duygu. 

Kullanıcılar VEGAPULS 64’ün en çok neyini beğeniyorlar?
İlk sırada proses bağlantıları geliyor. Branşımızda en küçük proses bağlantılarını biz sunuyoruz. VEGAPULS 64, ¾”lük bir bağlantı sunuyor. Bu, ürün yelpazemizde daha önce yoktu. Sonra, sensörün hüzme açısı sayesinde birçok farklı yerlere monte edilebilme özelliği geliyor. Bu sensörle geçmişte bir problem teşkil eden, ama artık üstesinden geldiğimiz bir şey de, bu sensörle artık engelleri aşarak ölçüm yapabilme olanağı. Kullanıcılar bu özelliği de çok beğeniyor. 

İşinizi çok severek yaptığınızı söylediniz. Peki boş zamanlarınızı nasıl geçiriyorsunuz?
Ait olduğum kilisenin ve başka organizasyonların hayırseverlik işlerinde faaliyet gösteriyorum. Karımla birlikte üyesi olduğumuz cemaatte çalışıyoruz. Biraz daha fazla vakit bulduğumda da balık tutmaya gidiyorum.